"İnsan özgür olmadıkça mutlu olamaz" (Dante)

30 Nisan 2015 Perşembe

Nasipten Ötesi Yok!



Devrin birinde orta yaşlarda birisi Kâbe'de hep: "Ey doğruların yardımcısı olan Allah'ım, ey haramdan sakınanların yardımcısı olan Allah'ım, sana hamdü sena ederim" diye dua edermiş. Bu durum herkesin dikkatini çekmiş. Merak edenlerden birisi:

- Neden hep aynı duayı ediyorsun, başka bir şey bilmiyor musun? diye sormuş.

Dua eden adam da anlatmaya başlamış:

- Yedi sekiz sene önce yine Kâbe'de iken içi altın dolu bir torba buldum. Tam 1000 altın vardı. İçimden bir ses "bu altınlarla, şunları şunları yaparsın" diyordu. Hayır, dedim kendi kendime, bu benim değil, başkasının malı. Kullanmam haram olur, dedim. Bu sırada yakınlarda adamın biri "Şöyle bir torba bulan var mı?" diye bağırıyordu. Çağırdım onu... "Nasıl bir torbaydı? İçinde ne vardı?" diye sordum. Torbayı tarif etti ve "İçinde 1000 altın vardı" dedi. "Al öyleyse torbanı" diyerek verdim. Adam torbayı açıp içinden bana 30 altın verdi. Pazara gittim. Temiz yüzlü genç bir esiri överek satıyorlardı. Gencin temizliği dikkatimi çekti. Yanlarına gittim, "Bu köle için ne istiyorsunuz?" dedim. "30 altın" dediler. Adamdan aldığım 30 altını verip genci satın aldım. Aradan bir iki yıl geçmişti. Genç çok çalışkan, çok edepli idi. Onu aldığıma çok memnun olmuştum. Bir gün onunla bir yere giderken karşıdan iki üç kişi göründü. Genç bana dedi ki: "Efendim, ben Fas Emîrinin oğluyum. Bu gelenler babamın adamları. Beni buldular. Senden beni satın almak isteyecekler. Sen iyi bir insansın, Onlara 30 bin altından aşağıya satma" dedi. O kişiler yanıma geldi, "Bu esiri bize satar mısın?" dediler. "Satarım" dedim. "60 altın verelim" dediler. "Olmaz" dedim. "İyi ama sen bunu 30 altına almadın mı? Biz sana iki mislini veriyoruz" dediler. "Öyleyse gidin pazardan alın" dedim. Arttıra arttıra 20 bin altına kadar çıktılar. "30 binden aşağı olmaz" dedim. Çaresiz kabul ettiler. Altınları verip, genci alıp gittiler. Ben o 30 bin altınla iş yerleri açtım, ticaret yaptım, daha çok zengin oldum. Bir gün bana arkadaşlar: "Çok zengin bir ailenin iyi bir kızı var. Babası yeni vefat etti. Onunla seni evlendirelim" dediler. Ben de "Olur" dedim. Nikah kıyıldı. Deve yükleri ile çeyizini getirdiler. Çeyiz arasında bir torba dikkatimi çekti. Eşim olacak kıza, "Bu nedir?" diye sordum. O da "İçinde 970 altın var, Babam Kâbe'de bunu kaybetmiş, bulan gence 30 unu vermiş. Kalanını da çeyizime koyayım diye bana hediye etti" dedi. Demek ki bulduğum altınlar benim rızkım imiş. Vermese idim haram yoldan gelecekti, Şimdi helal yoldan yine bana geldi. İşte bu yüzden bana yardım edip, haramlardan koruyan, nice nimetler ihsan eden yüce Rabbime hep aynı şekilde hamd ederim.

***


Hiç yorum yok:

Yorum Gönder